“Nereye S*çacağız?” TikToker Çift Genel Tuvalet Bile Bulunmayan Afrika’da Yaşamanın Zorluklarını Paylaşıyor

Yaşadıkları ülkede her yerin çöl olduğunu belirten ikili, kentte sık sık toz fırtınaları çıktığını söylüyor. Afrika’da toz fırtınalarının şiddeti arttığında çabucak tedbir alınıyor ve çalışmalar yapılıyormuş. Lakin konutun kaçıncı katta olduğu fark etmeksizin içeriye kum ve toz doluyormuş. Bu yüzden camların ve pencerelerin fırtınada kapalı olması gerektiğini paylaşıyorlar. Tozlar insanların gözlerini de etkilediği için toz fırtınası çıktığında herkes konutuna kapanıyormuş.

Afrika halkı her yeri mutfak olarak kullanabildiği için bu kıtada bulunan meskenlerin birçoğunda mutfak yokmuş. Mutfaklarına Türkiye’den dolap getirmek isteyen lakin havaalanında sorun yaşadıklarını anlatan çift, kendilerince bir tahlil bularak seyyar tezgâh satın almış ve mermer kestirmiş. Ayrıyeten Afrika’da cam bulunmadığı için cam bardaklar epeyce değerliymiş zira cam, Çin üzerinden Afrika’ya ulaşıyormuş ve ülkede bulunan camlar da kaliteli değilmiş. Üstelik genç çiftin mutfaklarında perde takacakları bir yer yokmuş ve bu yüzden akşamları sorun yaşayabiliyorlarmış. Yemek piştiği sırada mutfak sıcak oluyormuş ve bu durumda pervane çalıştırmaları gerekiyormuş.

Nijer’de ve genel olarak Afrika Kıtası’nda genel tuvalet olmadığı için beşerler dışarıda oldukları vakit tuvaletlerini yol kenarlarına ve duvar tabanlarına yapıyormuş. Üstelik bunu yaparken etraftaki insanlardan da çekinmiyorlarmış. Fakat her yer çöl ve kum olduğu için tuvaletlerin üstü kapanıyormuş. Bu durum hijyen açısından sorun yarattığı üzere manzara kirliliği açısından da çifti rahatsız ediyormuş.

Afrika’da güneşin batışıyla herkes namaz kılmak için ivedi ediyormuş ve beşerler suyu israf etmemek için yalnızca yarım ibrik suyla abdest alıyorlarmış. İçme suları ise yalnızca kentin merkezinde bulunan bakkallarda satılıyormuş. Yaşanan bu durumu kayıt altına alan çift, ülke genelindeki ekonomik durumun halkı derinden etkilediğini de gözler önüne seriyor.

Afrika’da yük nakliyatını çoğunlukla eşekler yapıyor ve eşek otomobillerini da çocuklar kullanıyormuş. Lakin Afrika’da şaşırtan olan kısım, bayanların da büyük küçük fark etmeksizin taşıyacakları tüm yükü başlarının üzerine almaları. Genç ikili en çok gelen sorular ortasında Afrika’daki bayanların bunu neden ve nasıl yaptığı yer alıyor. İkili, durumun nedenini şimdi bilmiyor lakin onların bunu nasıl yaptıkları konusunda fikirleri var. Bayanların yükleri kolaylıkla başlarının üstünde taşımalarının sebebini, kollarının uzun olmasına bağlıyorlar.

Afrika’da ne yazık ki hayvanlar başıboş halde ortalıkta dolaşıyormuş ve çoklukla ne bulurlarsa onu yiyorlarmış. Hatta hayvanların karton ve çöp poşeti yediği de gözlemleniyormuş lakin buna karşın hayvanlar süt veriyormuş ve etleri de hayli lezzetliymiş. Ayrıyeten Afrika’da et çok ucuzmuş ama ekonomik dengesizlik yüzünden yalnızca maddi gücü olanlar tarafından tüketilebiliyormuş.

Afrika’da havaların çok sıcak olduğunu bilmeyen yoktur. Havaların bu kadar sıcak olması sebebiyle birinci günden beri 10’dan fazla defa hastaneye gittiklerini anlatan çift, sıcak havaya alıştıktan sonra yalnızca bir iki derecelik bir düşüş hâlinde bile hasta olduklarını anlatıyor. Hatta 34 derecede bile üşüyorlarmış. Hasta olduklarında ise Afrika’daki bir Türk hastanesine gidiyorlarmış.