Orta Asya’nın bağımsız Türk devletlerinden Kazakistan, Türk ve Müslüman ülkelerin en büyüğü ve doğal kaynaklar bakımından en zengin ülkesidir. Ana geliri yer altı kaynaklarından oluşan Kazakistan, dünyadaki kromun yüzde 26’sını, altının yüzde 20’sini ve uranyumun da yüzde 17’sini rezervlerinde bulundurmaktadır. Kazakistan, tarih boyunca ilk Türk devletlerinin ve boylarının merkezi olarak halen bu kültürlerin çoğunu yaşatmaktadır. Türklerin göçebe yaşantısına ev sahipliği yapan Altay Dağları etekleri boyunca uzanan Kazakistan bozkırlarında Türk boylarının izlerini sürebilir ve Kazakistan şehirlerinde ihtişamlı çağdaş Kazak mimarisini görebilirsiniz. Bu geniş coğrafyaya yayılan Kazakistan topraklarını beraber gezmeye ne dersiniz? Kazakistan’da görülmesi gereken tüm doğal güzellikler ve çağdaş şehir mimarisini sizler için derledik.
Kazakistan’ın hayat ağacı:Beyterek Kulesi
Kazakistan’ın başkenti Astana’da şehrin simgesi olan Beyterek Kulesi, başkentin Almati’den Astana’ya taşınmasının ardından inşa edilmiştir. Efsanevi Hüma kuşunun konduğu temsili “Hayat ağacı” anıtı olarak tasarlanan kule, tüm Astana’ya hakim olan bir zirveye sahip. Dışarıdan bakıldığında da parlak, ışıl ışıl tasarımıyla göz alıcı görünen kulenin 97. metresinde gözlem evi bulunmaktadır, bu gözlem evinden Astana’yı kuş bakışı izleyebilirsiniz. Gözlem evinde kulenin yapılması fikrinin sahibi Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in sağ elinin şekli bulunmaktadır böylece sembolik olarak Nazarbayev’e selam verebiliyorsunuz.
Beyterek Kulesi, sadece bir mimari harikası olmasının dışında derin anlamlar yüklü bir yapıttır. Kulenin mitolojiye dayanan değerlerinden biri; en tepede bulunan altın top, hayatın başlangıcını temsil eden bir yumurtadır. Bir diğer anlam ise 97. katta bir gözlem evinin bulunmasının sebebi başkentin 1997 yılında taşınmasından ileri gelmektedir.
Nur Astana Camii
Kazakistan ve Orta Asya’nın en büyük 3. camisi olan Nur Astana Camii, Beyterek Kulesi’nde olduğu gibi altın bir kubbe altında bembeyaz cephesiyle görenleri büyülüyor. Mimari yapılara değerli anlamlar yükleyen Kazakistan, Nur Astana Camii’ne tüm İslam alemi için büyük öneme sahip bir özellik işlemiş. Caminin yüksekliği ve minarenin uzunluğu, Hz. Muhammed’in vahiy yaşı ve vefat ettiği yaşa göre hesaplanarak oluşturulmuştur. Buna göre ana gövdesi vahiy geldiği yıla binaen 40 metre, yüksekliği ise vefat yılını temsilen 63 metredir.
5000 kişi kapasiteli Nur Astana Camii, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ile Katar Emiri Hamad Bin Halife’nin aralarında gerçekleştirdikleri anlaşma sonucunca ülkeye hediye edilmiştir.
Hoşgörü ve Barış Piramidi
Kazakistan, farklı etnik kökenden ve dilden insanların bir arada hoşgörüyle yaşadığı farklılıklara son derece saygılı bir ülke. Bu hoşgörünün sembolü olarak “Hoşgörü ve Barış Piramidi” inşa edilmiştir. Hoşgörü ve Barış Piramidi, bildiğimiz taştan piramitler gibi değil tamamıyla camdan yapılmasıyla dikkatleri çekiyor.
Hoşgörü ve Barış Piramidi’nin içerisinde Astana Üniversitesi, müze kısmı, kış bahçesi, 18 farklı ibadethane ve opera salonu buluyor. Piramidin en üst kısmında 130 milleti temsilen güvercinler çizilmiştir.
Zenkov Katedrali
Kazakistan’ın Sovyet yönetimi altında kaldığı zamanlarda ülkede Rus mimari örnekleri ortaya konulmuştur. Dünyanın tek ahşaplı katedrali olma özelliğine sahip olan Zenkov Katedrali, renkli görüntüsüyle şehrin öne çıkan cazibe merkezlerinden biri. Ukrayna barok mimarisi ürünü olan katedral, mimarı Zenkov tarafından depreme dayanıklı sistemle oluşturulmuştur dolayısıyla Kazakistan’da Çarlık Rusyası’ndan geriye kalan nadir yapıtlardandır.
Zenkov Katedrali’nin iç dizaynı ise Kiev ve Moskova sanat atölyelerinde tasarlanmıştır. Tarih içerisinde devlet müzesi ve konser alanı olarak da kullanılan katedral, tadilat geçirerek 1997 yılında tekrar ibadethane olarak kullanılmaya başlanmıştır. Almati’de metro hattına binerek Zenkov Katedraline kolayca ulaşabilirsiniz.
Almati Gölleri
-Büyük Almati Gölü: Almati’nin hatta Orta Asya’nın en büyüleyici doğal güzelliği olan Büyük Almati Gölü, turkuaz rengi cam gibi görüntüsüyle nefesleri kesiyor. Alatau Dağları eteklerinde bulunan bu tektonik kaynaklı göl, her mevsime uygun farklı bir yanını sizlere sunuyor.
Kışın buz tutan göl, bahar aylarında ise yemyeşil orman ve renkli çiçekler arasında bol oksijen depolayabileceğiniz bir kaynak. Doğal manzaranın yanı sıra gölün üstünde yer alan Tanrı Dağları Astronomik Gözlemevi’ni ziyaret edebilirsiniz.
-Kolsai Gölü: Almati’nin doğa harikası yerlerinden bir diğeri Kolsai Gölü, tablo gibi görüntüsüyle doyumsuz bir manzara seyretme imkanı sağlıyor.
Doğayı seven yerli yabancı turistlerin gözdesi haline gelen gölde insragramda çok popüler olacak fotoğraflar çekebilirsiniz.
Hoca Ahmed Yesevi Türbesi
Türk mutasavvıfı Hoca Ahmed Yesevi adına yapılan manevi değeri yüksek Hoca Ahmed Yesevi Türbesi, Türk ülkeleri tarafından çok ziyaret edilen özel bir öneme sahip. 14. yüzyılda Timur tarafından inşa ettirilen türbede Hoca Ahmed Yesevi’nin kabri ve bir müze de bulunuyor. İslamiyet açısından önemli bir yere sahip olan Yesevi’nin türbesinde islami motifler de öne çıkıyor. Özellikle hadis işlemeli kapılar, ayet yazılı kazanlar, mavi çini işlemeli bu kubbe altında sergileniyor. Gül bahçeleri arasında şahane bir resim oluşturan türbe, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde de bulunuyor.
Kazakistan’a ne zaman gidilir?
Orta Asya bozkırlarının tipik kara ikliminin görüldüğü Kazakistan’da kışlar çok sert geçmektedir. Soğuk havaya dirençli bir vücudunuz yoksa Kazakistan’a gitmek için en uygun zaman havaların ısınmaya başladığı bahar ayları olacaktır.
Bahar ayları, göl manzaraları görmek isteyen ve doğa yürüyüşüne çıkacak gezginler için en güzel görüntülerin meydana geldiği bir zaman dilimi olarak mutlaka tercih edilmelidir. Havaların hafif serinlemeye başladığı Eylül, Ekim ayları da Kazakistan’a gitmek için yanlış zaman değildir.
Kazakistan’da ne yenir?
Orta Asya’nın göçebe Türk toplumlarının kültürü etkisinde ortaya çıkan Kazakistan mutfağı, ağırlıklı olarak et ve süt ürünlerinden oluşmaktadır. Göçebe yaşam içerisinde etleri muhafaza etmek için kurutarak saklayan halk, bu geleneği hala devam ettirmektedir. Ülkeyi ziyaret eden turistlerin de çok beğendiği kurutulmuş etleri siz de denemelisiniz.
Et yemeklerinden oluşan Kazakistan mutfağında beşparmak et yemeği, sebzelerin haşlanması ile mantı hamuru ve mantı suyunda pişirilen en meşhur lezzetlerinden biridir. Bir diğer etli yemek ise Shashlik, Türkiye’de şaşlık kebabı olarak bildiğimiz etlerin domates ve biberle şişlere dizilmesiyle yapılmaktadır.
Son olarak Kazakistan’a gelmişken dillere destan, Kazakistan halkının şifa kaynağı kımızı da en taze ve lezzetli şekilde tüketebilirsiniz. Dilerseniz de ülkenize döndüğünüzde kefir içmeye devam etmek için kefir mayası da satın alabilirsiniz.
Orta Asya’nın bir diğer bağımsız Türk devleti Özbekistan’da görülmesi gereken yerler yazımız için tıklayınız…
Bir Cevap Yazın